Grant Gustin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Grant Gustin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Ağustos 2015 Çarşamba

Müzik Dosyası: Oyunculuktan Müzisyenliğe Uzay-Zamanı Büken Oyuncular

Beyaz perdede görmeye alışık olduğumuz aktörler ve aktrisler oyunculuklarının yanı sıra müzikal yeteneğe de sahipler. Tabiki de hepsi değil. Ama hobi olarak ya da müziği profesyonel şekilde yapan oyuncu sayısı oldukça fazla. Bazıları Broadway çıkışlı, bazıları değil, ama hepsi de müzik camiasının içinde bulunmayı öyle ya da böyle istiyor ve başarıyor da. Bu insanlar oyunculukta da popüler kişiler oldukları için nasıl oluyor da bunca şeye zaman ayırabiliyorlar, nasıl dinlenebiliyorlar diye soramadan da edemiyorum. Ama her türlü durumda kendilerini de eğlendirmeyi başarıyorlar bizi de. Durum bu olunca bana düşen görev de aralarında en çok göze çarpan yetenekleri ayırıp sizlere sunmak oluyor.



1- Scarlett Johansson

Johansson, müziğe ve oyunculuğa 3 yaşındayken ilgi duymaya başlamış ve daha sonrasında da Lee Strasberg Theatre Institute'da eğitim almaya başlamış. İlk performansını Ethan Hawke karşısında yaptıktan sonra The Horse Whisperer, Ghost World gibi filmlerde rol almaya başlamış ama bu sırada müziği de hiç unutmamış. 2005 yılı civarında da The Sound of Music'te yer alınca yeniden ilgisi müziğe kaymış ve bunun üzerinde yoğunlaşma kararı almış. Bağış için Unexpected Dreams: Songs from The Stars albümünde ilk olarak dinleme şansını bulduğumuz Johansson, daha sonraları kendi stüdyo albümünü yapmıştır. Bana göre albümü harika olmasa da gayet dinlemek isteyeceğim düzeyde. Bazı canlı performanslarında batışlarını saymazsak Johansson müzik işini iyi götürüyor gibi görünüyor. Hatta bu yılın başlarında Este Haim ve Kendra Morris ile birlikte bir kız grubu kurmuş. Kendisine daha da iyi olması için başarılar dilemekten başka bir şey söyleyemem :)




2- Julie Delpy

Julie Delpy'yi ben Before Sunrise'da tanıma şansı bulmuş ve kendisine hayran kalmıştım. Delpy ilk albümünü 2003 yılında çıkarmış ve Ethan Hawke ile birlikte senaryosunu yazıp oynadığı Before Sunset'in üç soundrackini yapmış gayet de güzel yapmış. The Guardian'ın haberine göre Julie Delpy yapacağı filmlere yapımcı bulmakta çok zorlanıyormuş hatta tüm Hollywood'un ondan nefret ettiğini de söylüyor. Çoğunun cinsiyetçi olduğundan da diğer aktrisler gibi şikayetçi. Ama şarkı söylemesinin önünde çok da fazla bir engel yok gibi görünüyor.





3- Ezra Miller

Ezra Miller'ı ilk önce We Need To Talk About Kevin'daki döktüren oyunculuğuyla tanıdık. Onun yaşındaki birisi nasıl bu kadar yetenekli olabiliyor diye bir sürü söylenti ortalıkta dolandı. Çok az olumsuz eleştiri aldı. The Perks of Being a Wallflower ile de ne kadar çok yönlü bir oyuncu olduğunu gördük. 2018 yılında çıkacak The Flash'te Flash olacağının da duyurulmasıyla birlikte emin adımlarla başarı yolunda ilerlediğini gördük. Ama müzisyen yönünün olduğunu bildiğimi söyleyemiyorum. Bunu daha yeni öğrendim ve Sons of Illustrious Father adında bir müzik grubunun olduğunu öğrendim. Ezra Miller grupta bateri çalıyormuş. Ama bir iki şarkıyı yazıp vokalistliğini de yapmış.



4- Louis Garrel

The Dreamers, Ma Mére, La Belle Personne gibi filmlerle tanıyıp kendisine hayran olduğumuz Louis Garrel genel olarak (saçma olsa da) bir Fransız erkeği olmasıyla tanınıyor. Tabiki de karizmasını, tavırlarını yadırgamıyoruz evet belki de bu dünyaya fazla gelen bir tip, ama fazla abartmaya da gerek olmadığı kanaatindeyim. Müzisyenlik kısmına gelirsek eğer, kendisi Les Chansons D'Amour filminde hem oyuncu olarak bulunmuş hem de soundtracklerini yapmış. Evet ben kendi adıma konuşursam yaptığı işi gerçekten beğendim.





5- Robert Downey Jr.

Robert Downey Jr.'ı tanımayan yoktur herhalde. Iron Man başta olmak üzere Avengers, Sherlock Holmes, A Scanner Darkly, Zodiac, Chaplin gibi birçok filmde rol aldı. Heart and Souls gibi birçok filmde de müzik performansını görme şansı yakaladık. Kendi albümünün olması bir yana birçok müzisyenle sahne paylaşmış ve bu işte fazlasıyla da iyi.




6- Joseph Gordon Levitt

Joseph Gordon Levitt'i Inception, The Dark Knight Rises, 500 Days of Summer gibi filmlerle tanımamızın yanı sıra, son zamanlarda feminist tavrı ve söylemleriyle de göze çarpar hale geldi. İyi ki de feminizm ile ilgili duruşunu sergiledi (malum Hollywood'un cinsiyetçiliği ortaya çıktı.). Ama ben Joseph Gordon Levitt'in müzik yeteneğinin olduğunu ilk önce Jimmy Fallon Tonight Show'da görme şansı yakalamıştım. Daha sonrasında Lady Gaga ile Baby It's Cold Outside performansında izledim ve çok beğendiğimi söyleyebilirim.Ama Gregory Brother ile birlikte Sexy Motha isimli saçma bir klibinin olduğunu da söylemek durumundayım. Anne Hathaway ile birlikte performansı olmasıyla birlikte Zooey Deschanel'ın vokalinde bulunduğu She & Him'in bir şarkısının klibinde oynamış. Ayrıca 500 Days of Summer için bir de şarkı söylemiş.



7- Zooey Dechanel


Zooey Deschanel'ın M. Ward ile birlikte She & Him isimli bir müzik grubu var. Yanlış bilmiyorsam 2006'dan beri indie müzik yapıyorlar. Bir ara kısa bir ayrılık yaşamışlar ama bir süre sonra 2. albümlerini çıkarma kararı almışlar. Coachella, Savannah, South by Southfest gibi birçok festivalde çalmışlar ve Avrupa turlarına çıkmışlar. New Girl'de oynuyor olmasının yanı sıra dizide birçok müzik performansına da sahip.




8- Jessica Lange

Jessica Lange gibi saygı duyulası bir sanatçının müzisyenlik yapıyor olması beni pek şaşırtmadı. Rachel Portman gibi isimlerle çalışmış ve birçok soundtrack çalışması olmuş Lange'ın. American Horror Story'nin 4. sezonunu ben çok fazla beğenmesem de sırf Jessica Lange'ın müzikal performansları için bile izlenir diyebilirim. Dizide Lange, David Bowie ve Lana Del Ray'den şarkılar seslendirmişti. Ayrıca November Song isimli şarkıyı seslendirerek soundtrack listesine eklemiştir.



9- Grant Gustin

İlk performansını Broadway West Side Story'de sergileyen Grant Gustin, sonraları müzikal bir dizi olan Glee'de Sebastian Smythe'i oynamıştı. Glee'de Gustin'i her izleyişimde gerçek bir yetenek olduğunu düşünmüşümdür. Orada canlandırdığı karakteri canlandırırken mükemmel bir kötü olduğunu Michael Jackson Bad performansından rahatlıkla anlayabilirsiniz. Daha sonraları Flash'ı canlardırırken bir bölümde kareoke barda seslendirdiği şarkıdan müzikal başarısını bir kez daha göstermişti. Ayrıca dans etmeye 8 yaşında başlamış ve buna Singing in The Rain ile Donald O'Conor neden olmuş. Genel olarak okul hayatı boyunca müzikallerde rol almış. Umarım bu kariyerine devam eder diyorum.




10- Daniel Radcliffe

Daniel Radcliffe'in kim olduğunu kimseye anlatmama gerek yok sanırım. Kısaca kariyerine mükemmel başlayan ama bununla kalmayıp gittikçe daha çok kendini geliştiren şahsiyet. Bize  büyüklerimizin hava atması gibi ben de yaşlandığımda "Bizim zamanımızda Daniel Radcliffe vardı" diyebilmek için sabırsızlanıyorum. Daniel Radcliff de Broadway müzikallerinde rol alıyor ve bunun yanında rap de yapabiliyor. Tony Awards'da da bir müzikal performansı mevcut. Eminem'in The Real Slim Shady'sini de coverlamış. Yaptığı şeylerden kendisi de çok eğleniyor bizi de eğlendiriyor.




13 Temmuz 2015 Pazartesi

Comic-con'a Damgasını Vuranlar



Her yıl olduğu gibi bu yıl da Comic-Con'a gidebilenleri kıskandım. Bir yandan da oradan edindiğim bilgilerle sevindim. Düzenlenen panellerden bizi en çok ilgilendiren ve heyecanlandıran haberleri sizin için derledim. Sadece Comic-con'da yayınlananlara değil son günlerde yayınlanan tüm bilgilere göz atalım dedim. İşte o bilgiler:

1- Suicide Squad sneak peak'i

Evet bu oldukça heyecanlandırdı. Hakkında hiçbir şey söyleyemeyip sadece izleyelim diyorum. Özellikle Joker ve Harley Quinn'i görmek oldukça deliye döndürdü. Vizyona gireceği tarih olan 5 Ağustos 2016'yı sabırsızlıkla bekliyorum.



2- Batman v Superman: Dawn of Justice fragmanı

Öyle bir fragman olmuş ki vovovov dedirttirdi. Birkaç sahnesinin Man of Steel ile bağlantılı olduğu söyleniyor.
Ama bazı yerlerde kolaya kaçtıkları görülüyor ki ne kadarı doğrudur bilemiyorum.


Umarım fragmanı harika olup fragmanla alakası olmayan filmlerden biri olmaz demekten başka bir şey yapamıyorum.
Fragmanda en dikkat çeken söz ise "Şeytan, Cehennemden değil gökyüzünden üzerimize geliyor."



3- Deadpool trailer

Deadpool trailer'ının önce comic-con'da yayınlandığı söylendi ve youtube, facebook vs. gibi ortamlarda yayıldı. Ama daha sonra yayından kaldırıldığı için pek ayrıntılara dikkat etme şansımız olamadı. Ama Ryan Reynolds 3 hafta içerisinde fragmanın yayınlanacağı haberini verdi.
Fragmanı inceleme fırsatı bulan comicbook.com fragman için şunları söylüyor: "Don’t make the super suit green – or animated!" diyerek Ryan Reynolds'ın önceden oynamış olduğu Green Lantern karakterine gönderme yapılıyor. Fragmanın sonunda Deadpool üç kötü adamı çok hızlı bir şekilde ard arda öldürüyor ve bu oldukça sağlam bir olay. Deadpool'un Colossus ve Negasonic Teenage Warhead ile tanıştıkları sahne bizi her seferinde yüksek sesle güldürmeyi başarıyor. “Negasonic Teenage – What the SH*T?” he starts. “That is the best name ever!”



4- X-men: Apocalypse trailer

Benim 2016 yılı içerisinde vizyona girecek olan filmlerin içinde en çok beklediğim film X-men: Apocalypse'dir. Çünkü X-men: First Class ve X-men: The Days of The Future Past kelimenin tam anlamıyla harikalardı. Bu durumda beklentim çok yüksek. The Days of The Future Past filminde Kitty sahnelerinin aslında daha farklı çekildiğini biliyorduk. Ama daha sonra söylenilenlere göre öğreniyoruz ki Wolverine Kitty'yi yaraladıktan sonra Rogue geliyor ve Kitty'nin güçlerini alıp Wolverine'i bilinçaltını devralıyor. Bu sahneleri görebilmemiz için 14 Temmuz'da filmin Rogue versiyonu yayınlanacak.



 Bryan Singer, daha önce nasıl olacağını görme şansımızın olmadığı Apocalypse'in de bir illüstrasyonunu yayınladı.



Bir de Comic-con'da gösterime sunulan ama internetten kaldırılan fragmandan şöyle bir Apocalypse görüyoruz.



Fragmana dair ise comicbook şunları söylüyor: Jean Grey, çok fazla insanın ölümünü gördüğü bir rüyadan uyanıyor ama Professor X bunun sadece bir rüya olduğunu söylüyor. Apocalypse, tanrı kompleksinden bahsediyor. Mutantları peşinden gelmesi için teşvik ediyor. Mystique ve Quicksilver oldukça üzgün görünüyor. Magneto bir ormanda görülüyor. Moira neden Apocalypse'i takip ettiğini açıklıyor. Nightcrawler ve Raven arasında bir soğukluk var. Apocalypse, Magneto'nun başlığını kaldırınca Magneto ona "Who the f--- are you," diyor. Apocalypse "Come and see" cevabını veriyor ve mor yüzünü ve gümüş kaskını gösteriyor. Professor X, Apocalypse'in herkesi kontrol edebileceğini söylüyor. Magneto bu durumda Xavier'ı Cerebro'ya götürüyor. Cyclops henüz güçlerini kontrol edemiyor. Quicksilver bir koridorda koşuyor ve Beast elinde bir silahla görülüyor. Professor X'in gözleri kararıyor ve daha önce bu kadar büyük bir güç görmediğini söylüyor.

Film 27 Mayıs 2016'da vizyona girecek.

5- Arrow hakkında söylenenler

Stephen Amell, Comic-con Arrow panelini de 4. sezonda kullanacağı Arrow kostümü ile açtı.



Arrow'un 4. sezon başlığı Green Arrow olacak. Sezonda John Diggle da kostüm giyecek.



Damien Darhk'ı, Captain America: First Avenger ve Agent Carter'dan tanıdığımız Neal McDonough canlandıracak.



 Ekibe Mr. Terrific isimli bir karakter daha katılacak ve Felicity ile ilişki içinde olacak. Arrow ve Flash yine sezonlarının 8. bölümünde bir crossover yapacakları haberi de verildi. Dizi 7 Ekim'de yeni sezonunu açacak.

6- The Flash söylentileri

Flash'ın da yeni kostümü gösterime sunuldu. Logosu değiştirildi ve yenisinin çok daha iyi olduğunu söyleyebilirim.



Dr. Zoom sezonun kötüsü olacak ve Dr. Zoom'un Flash ve Reverse Flash'ten çok da güçlü ve hızlı olacağı söyleniyor. Çizgiromanlarda Zoom, Eobard Thawne olarak geçiyor ancak dizide öyle olmayacak. Zoom'un Hunter Zolomon olabileceği de söylentiler arasında. Çizgiromanlarda ilk Flash olarak bilinen Jay Garrick de dizide yer alacak. Jay Garrick'in kaskını sezon finalinde görme şansı bulmuştuk. Joe'nun partneri Eddie'nin ölümünün (ölmemiş de olabilir) ardından yeni bir partner olarak Patty adında biri geliyor. Patty meta-humanlarla oldukça alakalı birisi olacak. Flash'in 2. sezon başlığı The Man Who Saved Central City (Central City'yi kurtaran adam) olarak belirlendi. The Flash 6 Ekim'de yeni sezonunun başlangıcını yapacak.



7- Legends of Tomorrow

Bilindiği gibi Arrow ve The Flash'ten bildiğimiz süper kahramanlarımız Legends of Tomorrow'a transfer oldu. Bunlar: White Canary (Black Canary), Atom, Captain Cold, Heatwave, Rip Hunter, Hawkgirl ve Dr. Martin Stein. Lazarus Pit'te iyileşen Sara Lance ise White Canary'ye dönüşüyor ve söylentilere göre kardeşi olan Black Canary ile aralarında bir kapışma olabilir. Diziye Arrow ve Flash'in de katkıları olacağına eminiz.Diziyle ilgili fragmanlar yayınlandı ve fragmanlardan anladığım kadarıyla dizi fazlasıyla iyi olacak.





8- Heroes Reborn

Heroes, birkaç yıl önce yayınlanan ilk sezonu ile büyük bir çıkış yapan ancak ilerleyen sezonlarında hız kaybeden bir yapımdı. Heroes karakterleri, çizgiroman kahramanlarından, özellikle de X-men'den esinlenilerek oluşturulmuştu. Şimdi ise bir mini dizi olarak yeniden yayınlanacak. Eskisinin yerini ne kadar tutar bilmiyorum ama fragmanı içimi pek de açmadı.



9- Daredevil

Dizi hakkında fazla bir bilgi paylaşılmadı ama geçen haftalarda twitterda bir dakikalığına da olsa Matt Murdock ve Daredevil'ın üst üste bindirilmiş yeni posterini görmüştük. Ama hemen silindiği için yayınlayamıyorum. Geçtiğimiz günlerde ise Punisher'ın fotoğrafları gösterime sunuldu. En azından elimizde birşeyler var diyebiliyoruz.



Bunun dışında Night Nurse'ün Luke Cage, Jessica Jones ve Daredevil dizileri arasında bağlantıyı sağlayacağını ve Avengers'ın sonraki filmlerinden birinde bu kahramanlarımızı da göreceğimizi biliyoruz.

 

BİZ KİMİZ?

Biz, farklılıkları biraraya getirmek isteyen sanatseverleriz.
Bumerang - Yazarkafe