Harry Potter'daki karakterler neredeyse hiçbir zaman kendilerine söyleneni yapmadılar ve bunun için oldukça mutluyuz. J.K. Rowling, karakterleri sadece kurallara meydan okuyacakları şekilde yazmamış, ayrıca neyin doğru davranış neyin kolaya kaçmak olduğunu ayırt edebilecekleri şekilde de yazmıştır. Umbridge gibi bir diktatör bile öğrencilerin kurallara uymasını sağlayamamış ve öğrencileri bir ordu kurmuşlardı (Dumbledore's Army). J.K Rowling bunun hakkında şöyle diyor: Hayatlarımızın bazı dönemlerinde öyle bir an gelebilir ki ne zaman cesur olmamız gerektiğini ve bu durumda bize sunulan kurallara uymamamız gerektiğini biliriz. Cesur olmayı başardığımızda bunun zorbalar üzerinde işe yaraması için umut etmekten başka bir şey yapamayız.
Harry Potter'daki karakterlerin kuralları yıkıp geçtikleri zamanları şöyle sıralayabiliriz:
1- Harry Potter, birçok kuralı yıkmıştır. İlk kitapta Hermonie'yi trollden kurtarmak için kendine söylendiği gibi yatağına gitmemiş, Hermonie'nin peşinden gitmişti. Yine aynı kitapta Fluffy'nin yanına gitmemesi gerektiğini bildiği halde gitmiş, ardından Quirrel/Voldemort ile karşılaşmıştı.
Bu konularda hiçbir zaman kibir sahibi olmamıştı.
İkinci kitapta ise Harry ve Ron hiç tereddüt etmeden uçan bir arabayla okula gelmeyi başarmışlardı.
2- Dumbledore, yakalanmadan geceleri gizlice etrafta dolaşıp Harry'ye görünmezlik pelerinini vermesi, Lucius Malfoy'a meydan okuması, Hagrid'in sayısız garip yaratık beslemesine karşı hiç sesini çıkartmaması, bir kurt adam ve bir ölümyiyeni işe alması gibi olaylarından ötürü kural tanımaz olarak bile nitelendirilebilir. Ama tüm bunları kendi okulunu, öğrencilerini korumak ve refahı sağlamak için yaptı. Dumbledore, bunları yaparken başkalarının ne dediğini hiçbir zaman umursamadı.
3- Neville Longbottom, yedinci yılında bir öğrenci ordusunu yönetti.
İlk kitapta, Neville muhteşem cesareti ile kurallara sıkı sıkıya bağlılığını kanıtlamış ve Harry, Ron ve Hermonie yatakhaneden gizlice kaçarken dostlarının karşısına kurallarla birlikte dikilmişti. Yedinci yılında ise ihtiyaç odasında gizlice işkence yaparak ve dövüş yeteneklerini geliştirerek büyük bir cesaret göstermişti.
4- Severus Snape ise hayatının her gününü kuralları ezerek geçiriyordu.
Snape'in hiçbir zaman kuralları savunduğu söylenemez, çünkü kurallara uymamak neredeyse onun kişiliğinin bir parçası halinde. Ama hepimiz biliyoruz ki Voldemort'un güvenini kazanmak için bu kural yıkıcılığına ve ikna etme kabiliyetine bolca ihtiyacı vardı. Bunları yaparken bir yandan da Voldemort'un kurallarına da uymamaya çalışıyor ve Voldemort'u Dumbledore'dan uzak tutmaya çalışıyordu. Snape, Voldemort'u kandırırken kendi ölümünü de kesinleştirdiğini biliyordu. Voldemort'a karşı oynadığı bu yıllar boyunca süren oyunun sonucunda ne bir teşekkür ne de bir kabullenme bekledi. Pek kimse tarafından da sevilmiyordu. Yaptığı şeyi sadece Voldemort'un Lily Potter'a yaptıklarını ödetmek istediği için yapıyordu.
5- Hermonie bile kuralları yıkıyordu.
Hermonie birçok kez yasadışı iksir yapmak için bir şeyler çaldı ve birçok tehlikeli olaya Harry ve Ron'u sürükledi. İlk filmlerde Hermonie çok kuralcı olarak görünse de sonradan anladık ki adalet söz konusu olduğunda kuralları zerre umursamıyordu.
6- Draco Malfoy'un, içinde bulunduğu yolun kendi boyundan çok daha uzun olduğunu fark ettiği zamanı da unutmamak gerekir.
J.K. Rowling'in yazdıklarına göre Malfoy'un kişiliği savaştan sonra değişmese de daha iyi bir insan olmak için çabalamış, karısı ile birlikte önyargıyı yıkmak ve çocuklarının güvenliğini sağlamak için uğraşmışlardır.
Draco'nun Dumbledore'u öldürmeyi başaramamasının ardından, Malfoy malikanesine getirilen Harry'yi tanımadığını söylemesi Draco'nun çaresiz olmadığını ve umudunun olduğunu gösteriyordu. Draco, Gryffindor ruhuna sahip olmayabilir ama Slytherin'den çok az kişi Draco gibi hesap ödeme şansına sahip olabildi. Annesi ve babası ile birlikte savaşı terk edip kaçmaları da en unutulmaz anlardan birisiydi.
7- Remus Lupin'in Çapulcu Haritasını Harry'ye geri vermesi ve böylece önemli bir kuralı çiğnemesi de Lupin'in pek de kuralcı bir öğretmen olmadığının bir göstergesiydi. Lupin resmen diyor ki "Ben artık dünkü gibi bir öğretmen değilim bu durumda bu haritayla istediğimi yapıp haritayı okula geri sokabilirim."
8- Listenin olmazsa olmazları: Fred ve George.
Fred ve George'un hayatları boyunca yaptıkları tek şey kuralları çiğnemekti. Bunun en güzel örneği Umbridge'in öğrencilere bir çeşit işkence sınavı yaparken Fred ve George'un havaifişeklerle salona gelmesiydi. Her yaptıklarıyla annelerini bir kalp krizinin eşiğine sürükledikleri de bir gerçekti.
Kaynak: mugglenet.com
0 yorum:
Yorum Gönder